SVF – Kök Hücre ile Sertleşme Problemi Tedavisi
Vücutta en fazla mezenkimal kök hücre içeren doku yağ dokusudur. Yağ dokusundan elde edilen mezenkimal kök hücrelerine “adipöz doku kaynaklı kök hücreleri (ADKH)” denilir. Mini-liposakşın işlemi ile cilt altı yağ dokusundan elde edilir. İlk defa 2001 yılında Zuk ve ark. tarafından ADKH elde edilerek tedavi amacıyla kullanılmış. Ancak daha sonra yapılan çalışmalar stromal vasküler fraksiyonun (SVF) tek başına izole saf ADKH hücrelerinden daha etkili olduğu tespit edilmiş. Liposakşın işlemi ile alınan yağ dokusundan özel bir işlemle yağ hücreleri (adipositler) uzaklaştırılır. Geriye mezenkimal kök hücrelerinin de içinde bulunduğu büyüme faktörlerinden zengin, yağ hücresi öncü hücreleri, perisit, lenfosit, düz kas hücreleri, makrofajlar, endotel öncü hücreler ve endotel hücreleri içeren bir sıvı kalır. Bu sıvıya “stromal vasküler fraksiyon (SVF)” denilir.
ADKH mezenkimal kök hücreleri kendi kendine yenileme, çoğalma ve kemik doku, kıkırdak doku, kas dokusu ve yağ dokusuna farklılaşarak dönüşme kapasitesine sahiptir. Ayrıca içerdiği pek çok büyüme faktörü ve sitokinlerle anti-inflamatuvar, skarlaşmayı önleyici, yara iyileşmesi, yeni damar oluşumu ve doku yenilenmesini başlatarak doku hasarını tamir etme özelliğine sahiptir. SVF içindeki perisitler çok önemlidir. Perisitler tüm mikrodamarların ve kapiller damarların etrafını saran hücrelerdir. Perisitlerin mezenkimal kök hücrelerinin kaynağı olduğu düşünülüyor. Bir hasar varlığında bu perisit hücreler immünmodülatör etki göstererek doku hasarını tamir edecek diğer hücreleri ortama çağırırlar ve doku tamiri başlatır. SVF kök hücre tedavisi nasıl etkisini gösterir? Aşağıdaki şekilde de görüldüğü gibi, stromal vasküler fraksiyon şeklinde verilen kök hücre uygulaması dokuda hücresel yenilenme (rejenerasyon) ve çoğalma, doku çatısı oluşumu, yeni damar oluşumu (anjiyogenez) ve bağışıklık sistemi hücrelerinin ortama çağrılması (immün modülasyon) etkilerini göstererek doku fonksiyonlarının normale gelmesini sağlar. SVF içeriğinin etkileri şunlardır:
Mezenkimal kök hücreleri ve diğer hücreler verildiği dokuda parakrin etkilerle kök hücre/progenitör hücrelerin mitoz, çoğalma ve farklılaşmasını stimüle eder. Mezenkimal kök hücreleri, iskemi, inflamasyon, travma nedeniyle hasar görmüş dokulara yapışma eğilimindedir. Bu, hasar görmüş dokudan salgılanan bazı haberci moleküller sayesinde olmaktadır. İmmün sistemi ve inflamatuvar mekanizmaları düzenler. SVF içinde özellikle anjiyogenezi (yeni damar oluşumu) artıran CD34+ perisit ve mezenkimal kök hücreleri vardır. Mezenkimal kök hücreleri salgıladıkları faktörlerle (vasküler endoteliyal büyüme faktörü, fibroblast büyüme faktörü-2, interlökin-6) anjiyogenezi uyararak dokuda yeni damar oluşumunu sağlar. Bu süreç, endotel hücreleri, endotel olmayan doku hücreleri, pek çok enzim, kemokin, büyüme faktörü, matriks metalloproteinazları ve adhezyon moleküllerini içeren kompleks bir oluşumdur. Mezenkimal kök hücreleri salgıladıkları anti-apoptotik faktörler ve hasar görmüş hücrelerle olan ilişkiler sonucu, apoptozis denilen dokudaki programlanmış hücre ölümünü durdurur. Mezenkimal kök hücreleri büyüme faktörleri ve kemokinler salgılayarak sinirler dahil tüm hücrelerde çoğalmayı ve doku onarımını (rejenerasyon) başlatırlar. Kök hücrelerinden salgılanan NGF (sinir büyüme faktörü), BDNF (beyin kaynaklı nörotrofik faktör) ve GDNF (glial hücre tipi nörotrofik faktör) özellikle hasar görmüş sinirlerin onarılmasını sağlamaktadır. Bu nedenle, korpus kavernozumlara enjekte edilen kök hücreleri, sinir hasarının yaydığı sinyal faktörlerce çağrılarak sinir hasarının bulunduğu bölgede toplanmasını sağlar. Bu durum radikal prostatektomi ameliyatı ile sinirleri korunmuş olmasına rağmen sinir travması nedeniyle ereksiyon fonksiyonunun azaldığı veya kaybolduğu durumda penise kök hücre uygulamasının akıllıca bir yöntem olduğunu göstermektedir.
Videolar
Tedavilerimiz ve siz değerli hastalarımzıdan gelen videolar